Otelde Erciyes'e gittiğimiz bir hafta sonu, cuma-cumartesi gecesi konakladık. İlk olarak otelin en büyük avantajı çok merkezi olması, ana caddenin hemen paralelinde, sadece birkaç metre içerde ve birçok yere yürüme mesafesinde. Çevresinde yemek yiyebileceğiniz farklı alternatifler var ve hemen hepsi yine yürüme mesafesinde. Ancak arabayla gidiyorsanız resepsiyonun ve otel sahibinin "otelin önüne park edebilirsiniz." sözüne kesinlikle inanmayın. Zira biz kendilerine güvenerek arabayı "burası bizim" dedikleri yere bıraktık ve döndükten 1 ay sonra yüksek bir park cezası geldi. Konaklamaya verdiğimiz kadar da park cezasına ödediğimizden otelin bize maliyeti 5 yıldızlı oteli geçmiş oldu.
Gelelim oda, kahvaltı ve internete.
Biz rezervasyonumuzu booking.com'dan yapmıştık. Cuma akşamı 9 gibi otele vardığımızda ilk olarak 401 numaralı odayı verdiler. Odada yatak üstünde giysiler ve seccade ile çok çok ağır bir nem kokusu vardı. Resepsiyona indik, hemen başka bir oda verdiler. Daha eşyaları yere koyamadan kapı çaldı ve çay ikramı geldi. Sonradan öğrendik ki 24 saat ücretsiz çay, kahve ikramı varmış. Ayrıca kayak odaları yok ama kayak malzemelerinizi aşağıdaki bir odaya koyabiliyorsunuz.
Bizim odamız çift yataklı bir odaydı ama tek kişilik yataklar neredeyse çift kişilik kadar genişti, açıkçası beklemiyorduk. Banyo temizdi ancak tuvalet için aynısını söyleyemeyeceğim maalesef. Ayrıca odadaki dolap çalışmadığı için aldığımız su ve meyve suları hamam suyuna döndü. Tv'de uydu yayını var, çift kişilik odalarda çift kumanda olması da hoşumuza gitti. Bunun yanısıra kışın gidiyorsanız üşümek gibi bir kaygınız olmayacak çünkü oda son derece sıcaktı.
Gece olana kadar her şey yolundaydı. Biz gittiğimizde çocuklardan oluşan bir grup vardı otelde ve gece karşımızdaki odanın kapısı sürekli yumruklandı, saat 01:30 gibi hocaları kapılarına geldi bağıra çağıra. Zar zor uyuduk derken saat 03:00 civarında üst kattaki ayı böğüre böğüre küfretmeye başladı ve bi süre devam etti. Kapı yumruklama ve böğürme birkaç kere tekrarlandığından sonrasında sabaha kadar bizi uyku tutmadı. Üstelik dışarıdan ve diğer odalardan gelen gürültünün yanında bir de sabaha kadar kalorifer peteklerinden takırdama sesi geldiği için uyku bize haram oldu. C.tesi sabah yerine cuma gecesi gitmemizin sebebi güya dinlenmekti ama toplamda 2-3 saat, ezandan sonra ancak uyuyabildik.
Onun dışında kahvaltı otelden beklemediğimiz kadar çeşitliydi: haşlanmış yumurta, yağda yumurta, menemen, patates ve patlıcan kızartması, her ne kadar tükendiğinden yenilenmediyse de birkaç çeşit reçel, poğaça-börek gibi birşey, simit, zeytin, peynir çeşitleri, domates, salatalık, salam vs. Sonuç olarak burda kahvaltı ettiğinizde eğer erken saatte gidiyorsanız aç kalmayacağınızdan emin olabilirsiniz. Ama sonrasında gelenler bitenler yenilenmediğinden kalanlarla idare etmek zorunda kalabilir maalesef.
İnternete gelirsek, bizim odamız koridorun sonundaydı ve wifi neredeyse hiç çekmiyordu.
Son olarak personel son derece güleryüzlü. Hatta c.tesi akşamı yemekten döndüğümüzde bizi resepsiyonun önünde durdurup tepeleme dolu bi tabak çiğ köfte ikram ettiler. Kendileri yemek için etli çiğ köfte yapmışlar ve biz görmememize, haberimiz olmamasına rağmen bize de bir tabak ayırma ve ikram etme nezaketini gösterdiler. Hiç beklemiyorduk ama tutumları hoşumuza gitti.
Fiyatı makul bir otel olmasına rağmen burada kalıyorsanız pis bir tuvaletiniz, gece hem odalardan hem peteklerden gelen aşırı bir gürültü ve kendi aracınızla gidiyorsanız ciddi bir park probleminiz olacak. Zira o civarda neredeyse tüm yol kenarlarını belediye park olarak işlettiğinden ya oraya para ödeyeceksiniz ya da oteldekilere inanıp arabayı otelin hemen önüne bıraktığınız için konaklama kadar trafik cezası vereceksiniz. Sonuç olarak o civarda benzer fiyatlarda pek çok otel olduğundan bizim bir daha tercih etmeyeceğimiz bir otel.