Harika manzarası ile yeni bir otel.

10-20 Temmuz 2021 tarihlerinde 10 gün ailece tesisi kullandık. Bölge çok güzel, Dilek Yarımadası Milli Parkı giriş kapısına yaklaşık 600mt yürüyüş mesafesinde. Otel deniz kenarı ve denize giriş kısa bir platformdan yapılabiliyor çünkü genelde giriş kısmı taşlı. Taşlı olmasının güzel yanı da denizin dalgalı olmadığı zamanlarda suyun berrak olması. Sabahları deniz genelde durgun ve çarşaf gibi çok da keyifli. Öğleden sonraları genelde dalga artıyor, hem denize girmek zorlaşıyor hem de dalgalar kumu kaldırdığından deniz bulanık bir hal alıyor ama temiz bir denizi olduğunu söyleyebilirim.
Sahilden veya odaların balkonlarından akşamları gün batımını seyretmek çok keyifli. Odaların tamamının deniz manzaralı olduğunu düşünüyorum.
Otel birkaç yıllık olduğundan bölgenin en yeni oteli. Binası, mimarisi güzel ve modern bir görüntüsü var. İşletmecileri de güler yüzlü ve ilgililer. Tüm olumlu yönlerine karşın iyileştirilmesi gereken çok da konu var. Bizim konakladığımız süreçte yaşadıklarımızı otel yetkilileri ile de paylaştık ama burada da dikkate alınması ve düzenlemeler yapılması için tekrar paylaşıyorum;
1. Otel girişinde sormamız sonrasında ateş ölçümü yapıldı ama HES kodları sorulup kaydediliyor. Başka da bir tedbir bulunmuyor.
2. Otele giriş yaptıktan sonra odaya çıktığımızda oda temizliğinin tam olarak yapılmadığından yerleşemedik. Zemin temizlenmemişti ve tozlar, saçlar ile doluydu. Odanın temizlenmemiş olmasından dolayı resepsiyonu aradık ve giderek bilgi verdik.
3. Odanın temizliğine bahçede görevli bir arkadaşımızı yönlendirdiler (otelde kaldığımız sürede fark ettik). Görevinin oda temizliği olmadığını anlamak çok zaman almadı çünkü elektrikli süpürge ile yerleri süpürürken etajer/komedin gibi eşyaları da aynı süpürge ile süpürmeye çalıştı. Kendisini durdurmak zorunda kaldık ve normalde oda temizliği yapmadığını kendisi de dile getirdi. En sonunda oda temizliğine resepsiyondaki bir bayan arkadaşımız bizleri de daha çok yormamak için kendisi geldi ve elinden geldiğince temizliği tamamladı. Kendisine teşekkür ediyoruz. Tesis yetkilileri temizlikte kontrol planı yapmalı.
4. Yarım pansiyon hizmet veren otelde akşam yemeklerinde içebileceğiniz tek içecek sabrederek bardağınızı doldurabilirseniz su oluyor. Su harici her şey ücretli. En azından alkollü olmayan içecekler alışılageldiği gibi otel fiyatına dahil olmalı. Konaklama bedeli zaten pek de çvre ile uyumlu değil ve yüksek kalıyor.
5. Kaldığımız sürenin bir dönemi bayram öncesi bir dönemi ise bayrama denk geldi. Bayram öncesinde sorun olmazken bayram sürecinde bir kahvaltı ve akşam yemeği telaşı başladı çünkü servis edilen yiyecekler bittiğinde yenisini bulmanız mümkün olmayabiliyor ve çok da can sıkıcı oluyor. Çeşit az olsa da yeterli kabul edilebilir fakat yemek süresi dolmadan bitiyor olması otel için pek de kabul edilebilir değil. Yemek miktarları kalan misafir sayısına göre yeterli hazırlanmalı.
6. Yemek hijyeni konusunda da dikkat edilmeli ve kontroller artırılmalı çünkü gerek biz gerek diğer misafirler defalarca yemeklerde saçlar ile karşılaştık.
7. Otelde SPA olduğu iddia edilse de masaj sorduğunuzda dışarıdan masaj yapacak birilerini bulmaya çalışıyorlar, bizim için bulamadılar.
8. Bir büyük bir de çocuk havuzu bulunuyor. Havuzu hiç kullanmadık çünkü bazı ünler görüntüsü pek de berrak değildi ama deniz sevenler için sorun yok.
9. Sahilde kum bir plaj bekleyenler için uygun değil.
10. Çim olan bir bahçesi ve bahçede şezlongları bulunuyor. Bayram dönemi yer bulmak için havlu atmak gerekti, bayram dönemi dışında yer bulma sorunu olmamıştı.
11. Plaj tarafında olan şezlonglar ve sehpaları bir gün biz uyardığımızda bez ile akşamüzeri sildiler onun haricinde bir temizlik gerektiğini düşünmüyorlar.
12. Cumartesi akşamları yemeğin ardından keyifli bir canlı müzik oluyor.
13. Otelin olumsuz yönlerinden birisi de böyle bir salgın döneminde plajı dışarıdan günlük havuz ve denizi kullanmaları için ücreti ile misafir kabul ediyor olmaları.
14. Kapalı bir otopark planlanmamış, araçlar sokakta park edilebiliyor ama yer bulma sorunu olmuyor.
15. Daha önce hiçbir otelde başıma gelmeyen ilk defa gördüğüm bir uygulama ise klimaların kendi kendin kapanması. Gece yatarken terlememek için düşük bir derecede klimayı açıp yattığınızda ter içinde uyanıyorsunuz çünkü klimaların ayarlarından dolayı istenilen sıcaklıkta bir süre çalıştıktan sonra kendi kendine kapanıyor. Her gece en az 4-5 kere uyanarak klimayı açan olmaz ise sıcak geceler sizleri bekliyor. Yetkilere konuyu ilettiğimde klimanın orijinal şekli ile böyle olduğu bile iddia edilse elektrik parası tasarrufu için misafirlerin konforlarının hiç de düşünülmediği ortada. Klimalar normal çalışma ekline acilen döndürülmeli. Sürdürülebilirlik ve akıllı sistemlerden bahsedenlere aldanmayın.
16. Otelin sitesinde ve tanıtımlarında odalarda su ısıtıcısı/çay ve kahve seti olduğu yazıyor. En azından bir su ısıtıcı ve iki bardak olmasını bekliyor olmanız normal ama maalesef bulunmuyor. Bulunmayan ekipmanların reklamlarda bulunduğunun yazılması doğru değil, düzeltme yapılmasını öneriyorum.

Otelin sahibi çok kibar ve ilgililer. Tesisin yöneticisi sizinle asla konuşmak ve iletişim kurmak istemeyen, aksiliklerden sonra acaba ne oldu memnun muyuz diye merak etmeyen bir yönetici ile bu tesisin müşterilerini memnun etmesi kesinlikle mümkün değil. Umarım eleştirileri de geri bildirim olarak kabul edip gereken düzenlemeleri de ivedilikle yaparlar ve daha mutlu, bol müşterileri olur çünkü ufak dokunuşlar ile her şey çok daha güzel olacaktır.

Kendilerine teşekkür ediyor ve mutlu misafirler ile bol kazançlı günler diliyorum.

3-10 Temmuz arası Didim tur üzerinden rezv. yaptırdığımız Maia da en fazla 2 gün kalabildik. 2. günü de başka otele geçiş işlemlerinde pürüz çıktığı için kaybetmiş olduk.
Bu oteli tercih etmemizdeki en büyük etken hem butik, az odalı oluşundan, yeni ve temiz görüntüsünden hem de instagramda paylaşılan ve youtube da sahibi olan Düriye hanımın oteli hakkında pandemi kurallarına eksiksiz şekilde uyduklarını anlatmasından ötürüdür. Instagram fenomenlerinden sanırım konaklama ücreti almayıp, üst klasman sunumlar takdim edip, reklam yapmalarını söylüyorlar ki gittiğimizde onların instagramda gösterdikleri hizmetle, bizim aldığımız hizmet arasından dağlar kadar fark vardı. Beklentilerimiz suya düştü, bildiğiniz cenneti beklerken cehennemi bulduk. İnternette otelle alakalı hiçbir eksik veya kötü yorum olmadığından burayı tercih etmiştik fakat anladık ki bunların hepsi görüntüden ibaretmiş. Otelde bellboy ve bavul taşıma arabası yok onun yerine resepsiyon görevlisi Engin bey çok fonksiyonlu olarak çalışıyor.
Giriş itibariyle hiçbir eşyamız dezenfekte edilmedi, oda da dahil. Tesise plaj kullanımı için dışarıdan alınan misafirleri saymıyorum bile. Oda da klozet bile temizlenmemişti ki biz otele saat 4 gibi giriş yaptık. İçeride çalışanların çoğunda maske burun altında, bazen de hiç takılmamış oluyor ve hatta lokantadaki aşçı ve yardımcıları içerde bonesiz, eldivensiz ve maskesiz çalışmakta. Diğer oteller açık büfe servisini hala cam arkasından ve hijyen kurallarına uygun biçimde yapmakta olmalarına rağmen, bu tesiste böyle bir uygulama yok. Odaya girdiğimizde yastıklar ıslaktı değişim için kat hizmetlisi geldiğinde 3 kişinin sözüne karşılık yastıkların ıslak olmadığını iddia ederek gitti 2 yastık bıraktı, ıslak olanlar kaldı (yastık yokmuş). Klimadan üşüyen yakınımıza yorgan istediğimizde de yorgan olmadığını söylediler (luxury gibi luxury). Odalarda su ısıtıcısı, bardak, bakım kiti vs gibi ürünler aramayın, fazladan askıda yok bulamazsınız. Sorduğumuzda pandemi kurallarından ötürü koymadıklarını belirttiler. Fakat ne hikmetse geri kalan kurallara uyan kimse yok hatta yemekler ve yemek esnasında aldığımız sular ile pipetler açık şekilde servis ediliyor. Otelin kendi sitesinde tam pansiyon plus yazmasına rağmen ‘’plus’’ olan hiçbir şey yok aksine aldığımız 1 akşamlık içeceklerinde ücreti çıkışta yansıtılmıştı (su ve kola).
Bazı eksik olan şeyler söylendiğinde telafi etmek yerine üste çıkmaya çalışan resepsiyon görevlisi Engin bey, Düriye hanımın kızı ve adını bilmediğim diğer uzun saçlı beyefendinin misafirin konforunu veya huzurunu gözetmesi gerekirken aksine ses yükseltip tavır koymaları hoş karşılanacak bir durum değil. Buraya verdiğimiz ücret ve aldığımız hizmetle ‘’luxury’’ olmayan basit bir pansiyonda daha iyi ağırlanırdık. Aile işletmesi olabilir ama ona orantılı bir samimiyet ve yaklaşımda beraberinde olmalı. Misafirini hep bir ağızdan azarlar gibi konuşmak ve üste çıkmaya çalışmak abeste iştigal gerçekten. Bir de dönüp ‘’biz size ne yapsak memnun edemeyiz’’ diyen resepsiyonist + bellboy olan Engin beye sesleniyorum; Charisma Delux otelde (Kıbrısın Merit Oteline Denk) sizden sonra 5 gecelik konaklamamızı 6 geceye çıkarıp kaldık her şey dört dörtlüktü isterseniz gidin hizmet nasıl verilir onu orada bir gözlemleyin. Kuşadasında Maia oteli kime sorsak, olanları anlatsak kimsenin oteli tanımıyor olması, bir de üstüne orada ne işiniz var demesinden gerisini siz düşünün. Kimseye iş öğretmeye çalışma derdinde değiliz ama 1 haftalık tatilimizi orada sizinle boş tartışma içine girerek heba edemeyecektik kusura bakmayın. İlk kez 5 yıldızlı veya luxury otelde kalmıyoruz bize kalkıp hizmetten bahsetmenize gerek yok. Biz kusurları görmemeyi de bilirdik elbette. Ufak tefek kusurlar olabilir fakat üslup ve tavır yanlıştı bu göz ardı edilebilecek bir durum değildi.
Otelden ayrılmak istediğimizi ve nedenlerini söyledikten sonra telafi etmeye çalışmak yerine ‘’acentanız mail atsın geçerli sebeplerse ve biz kabul edersek çıkabilirsiniz’’ demeniz son noktaydı (problemleri sözlü ifade etmemize rağmen). Bizi 3 kadın görüp, toy sandınız ta ki Ets’nin Ege Bölgesi operasyon müdürü Engin bey direkt arayana kadar sonra ne hikmetse, bir gün önce diklenerek konuşan sizden eser kalmadı. Öğlen 12’ye yarım saat kalmış olmasına rağmen yaptıklarınız yetmezmiş gibi 1 gecelik daha ücret alacağız demeniz zaten vizyonunuzu ortaya koydu ama onu da sağolsun Ets sorumlusu Engin bey halletti.
Oteldeki yiyecekler vasattı instagramda gösterilen sunumların hiçbiri yok. Onu da geçtik, biten yemeklerin yerine yenisi de ilave edilmiyor aç kalmamak için 1 gecede olsa yedik. Servis, otelde kaç kişi kalıyorsa ona göre hazırlanır. Kahvaltıda laf ola beri gele bir açık büfe onun yerine Seçkin Saklı Bahçede gidip kahvaltımızı ettik ortam, hizmet, servis ve lezzet üst düzey tavsiye ederiz. Sahibi Hasan bey ve çalışanlarından Korcan bey takdiri hak ediyorlar.
Otelin tek iyi yanı güzel manzaraya sahip olması, sessiz sakin bir yerde oluşu ve yataklarının yatsan marka rahat yataklar olması onun dışında olumlu bir özelliği yok. Memnun kaldığını söyleyenler ya aileden ya da hiç 5 yıldızlı Luxury bir otelde konaklamamışlar kusura bakmasınlar.
Maia otelin merkeze mesafesi yarım saat araba yoksa gidip gelmeniz zor. Otel çevresinde oturup kahve, çay içilecek veya eğlenilecek bir mekan yok. Kuşadası’nın bir ucunda otel. Yan plajın iskelesi mevcut ama luxury otelde bir iskele yok (bu kadar lüks ecrimisili karşılayamadı sanırım) taşlık ve dar bir bölgeden denize giriliyor. Deniz tabi ki güzel daha iyisine girmek isterseniz Milli parktaki Kalamaki koyunu veya kumluk plaj istiyorsanız 1.koyu tercih edebilirsiniz.

Odaların konforu ve manzara tam puanı hakkediyor. Fakat otelin yönetimi öyle kötü ki bir daha asla bu otele gitmem. Temizlik yapmayı unuttular, hatırlatınca çöpü alıp gittiler. Üç günde bir defa temizlik yapıldı, ne yatak düzeltildi ne de çarşaf değişti. Covid 19 nedeniyle odaya bardak koymuyorlar fakat girişte eşyaları dezenfekte etmiyorlar ve yemekleri müşterilerin kendileri alıyor. Yemeklerin bulunduğu ortam küçük olduğundan herkes dip dibe yemek alıyor. Yemeklerde ve kahvaltıda seçenek pek fazla değil. Bitenlerin yerine istemezseniz yenisini koymuyorlar. Sabahları herhangi bir kahve yok tümü ücretli. En ucuz pansiyonda bile böyle bir uygulama yok. Çalışanlardan tasarruf etmek için garson sayısı az. Olanlar canla başla çalışıyor ama yeterli olamıyorlar. İki gün yemeklerde suyu garsonlar servis ederken, üçüncü gün kalkın kendiniz alın dediler. Neden diye sorduğumda otel sahibinin emri dediler. Ufak musluklu bir damacanadan su almak için kuyruk bekleyeceksiniz. Bir bardağın yaklaşık 20 saniyede dolduğunu ve yüz kişiden fazla insan olduğunu belirteyim. Bunların hepsine şapka çıkarttıran bir tasarruf yöntemi ise klimalara uygulanmış. Cam açıldığında veya oda gece ayarladığınız sıcaklığa ulaşınca termostat klimayı kapıyor. Bu gayet normal, fakat kapıyı kapatırsanız veya oda ısınınca klima tekrar devreye girmiyor. Yataktan kalkıp tekrar açmanız gerekli. Her gece en az üç kere kalkıp klimayı açmam gerekti.