Düzensiz, kalabalık ve kozmopolit nitelikleriyle Endonezya'nın başkenti Jakarta tam bir zıtlıklar şehridir. Dünyanın her yerinden gelmiş milyonlarca insanı barındıran şehir dilerin ve kültürlerin, zenginlik ve yoksulluğun bir karışımıdır. Şehir, Asya'daki en iyilerden biri olan gece hayatıyla ve kötü trafiğiyle ünlüdür. Her tatilde, yerel halk kirlilikten ve kalabalıktan kaçarak, su parkları, plajlar, golf sahaları ve bir SeaWorld içeren Ancol Dreamland gibi dinlendirici eğlence mekanlarının keyfini çıkarır.

Beyaz kumlar ve tropik suların dünya çapındaki plaj severleri baştan çıkardığı Phu Quoc Adası’nda güneş ve biraz da Vietnam kültürü ile yıkanın. Buradaki en popüler su sporları şnorkelle dalma, scuba diving ve balık tutma olsa da ayrıca jet-skiye binme, yelken açma ve kalamar tutma—evet, kalamar tutma—da tatil yapan parmaklarınızın ucunda. Otantik bir yerel deneyim için sabah erken açılan Duong Dong Pazarı’nı ziyaret edin.

Bangkok'da yaşayanlar için favori bir kaçamak yeri olan Hua Hin denize bakan hoş bir bölgedir. Aileler için uygun ve huzurlu bir yerdir, yakınlardaki tatil mekanlarını nahoş karakterler için adeta bir cennet yapan gece boyu süren partiler ve sürekli eğlence burada yoktur. Bir zamanlar küçük bir balıkçı köyü olan bölge kraliyet ailesine ait bir tatil köyüne dönüşmüştür ve Tayland kraliyet ailesiyle olan bu yakın bağı Hua Hin'i aşırı şekilde gelişmekten veya küçük şehir ruhunu kaybetmekten alıkoymuştur.

Ubud köy kümesi, ünlü Bali masajını denemek ve Asya’nın en iyi spa merkezlerinden birinin havasını solumak için ideal yerdir. Akubası, refleksoloji, esneme ve aromaterapi, adanın kendine has sıkılıktaki masaj tedavilerinde ön plana çıkıyor. Ubud ayrıca Bali sanat sahnesinin capcanlı merkezi olup, müze ve galerilerden oluşan küçük bir hazineye ev sahipliği yapmaktadır. Yüzlerce uzun kuyruklu afacan şebeğe ev sahipliği yapan, yakındaki doğal rezerv Maymun Orman Parkında gezinin. Gunung Kawi’deki mezar geçitleri vadisini kaçırmayın.

Lombok, dünyanın başka herhangi bir yerinde olsaydı herkesin mutlaka görülmesi gereken yerler listesinde yer alırdı. Ancak Bali'nin hemen doğusunda olduğu için; gözden uzak koylarını, uçsuz bucaksız krem renkli plajlarını ve inanılmaz derecede gür bitki örtüsüne çarparak dökülen şelalelerini çok az insan duymuştur. Bu durum sorun yaratmaz, çünkü kalabalıkların da çok daha az olacağı anlamına gelir. Baun Pusak'ın ağaçlarındaki vahşi makak maymunlarını görebilir veya arkanızda kuyrukta bekleyen insanlar varmış gibi hissetmeden Gili Meno'nun çevresinde yeşil kaplumbağalar ve şahin gagalı kaplumbağalarla yüzebilirsiniz. Bu Endonezya adası, Bali'nin boy ölçüşemeyeceği yüksek bir noktaya sahiptir: Kraterinin içinde devasa bir göle sahip aktif bir volkan olan Rinjani Dağı. Sabahın erken saatlerinde yapılan bir yürüyüş, denizin üzerinden güneşin doğuşunu izlemenizi sağlar.

Okyanusun üzerindeki bir kulübede kalabilecekken neden deniz kenarındaki bir otelde kalasınız ki? Ayrıca orkide süslemeli bir gölette dalış yapabilecekken neden alışılmış yerlerde dalasınız ki? El Nido, Filipinler’in son sınırı olarak biliniyor ve eğer bozulmamış bir doğa, muhteşem sahiller arıyorsanız, tam aradığınız yer.

Kodagu’daki, kereste ve sandal ağacı ormanları, ay ve kahve ekim alanları, tek kelimeyle şaşırtıcıdır. Coorg ya da “Hindistan’ın İskoçyası” olarak bilinen Kodagu, tüm çevreye yayılmış kartpostal güzelliğinde köyleriyle eski dünyanın cazibesini yansıtır. Kodagu, doğa yürüyüşü, olata balıkçılığı, akıntı raftingi gibi açık hava aktiviteleri için ideal bir yerdir. Keil Poldu (silahların tapınması), Cauvery Shankaramana (nehir tanrılarının dönüşü) ve Huttari (hasat) gibi büyük festivaller çok sayıda ziyaretçi çeker.

Naha’da bir gün içinde 13. yüzyıldan 21. yüzyıla geçin. Antik Ryukyu Krallığı’nın baş eseri Shuri Kalesi, restore edildi ve şehrin önde gelen turist çekim merkezi. Bu arada, Kokusai-dori’de (Uluslar arası Bulvar) yerli halk ve turistler restoranlardan barlara ordan gece kulüplerine geçip durduklarından yürüyüş hızı hiç azalmıyor.