İnişli çıkışlı dağların arasına yerleşmiş olan Darjeeling, açık hava meraklıları için mükemmel bir yerdir. Ziyaret edilecek popüler yerler arasında Tiger Hill, Batasia Loop ve Savaş Anıtı ile Himalaya Zooloji Parkı ve Kar Leoparı Yetiştirme Merkezi bulunmaktadır. Ülkenize dönerken ne götürmelisiniz? Çay, çay ve yine çay—ve güzel yerel el sanatı eserleri.

Sikkim devletinin başkenti, Gangtok çekici bir turistik mekan olup geçmişten gelen gelenekleri modern yaşamla kaynaştıran eşsiz bir atmosfer sunar. Her yerde varlığını hissettiren stupaları ve manastırlarının yanı sıra Gangtok, aynı zamanda gelişmekte olan kalabalık bir şehirdir. Ziyaret edilecek önemli yerler arasında Rumtek Manastırı, Do-Drul Chorten, Enchey Manastırı, Tashi Gözlem Noktası ve yerel bir Pazar olan Lal Bazaar sayılabilir.

Türkiye’nin merkezinin güneyinde, Ankara’nın güneydoğusunda bulunan ay manzaralı bölge Kapadokya, peri bacaları adı verilen eşsiz jeolojik oluşumları ile ünlüdür. Büyük, koni biçimindeki oluşumlar, çevredeki yumuşak volkan tüflerinin erozyona uğramasıyla zaman içinde oluşmuştur. Geçmiş kültürler, bu oluşumları ev ve kale (Üçhisar Kalesi gibi) olarak kullanmak üzere şekillendirmiş ve hatta Kaymaklı ve Derinkuyu gibi tamamı yer altında olan şehirler de ilk dönem Hristiyanları tarafından saklanma yeri olarak kullanılmıştır. Kayseri civarı, bu bölgeye geçiş kapısı gibidir.

Napoli Körfezinin en büyük ve çoğu insana göre en güzel adası Ischia, tedavi edici spa merkezleri ile ünlüdür. Feribotlar ve tekneler, Napoli’yi, ana şehir Ischia Porto’ya bağlar. Ischia Ponte’nin yakınlarında (ana adaya yürüyerek geçilen bir köprü ile bağlıdır), gösterişli Castello Aragonese ve Guevara Kulesi bulunmaktadır. Adanın batı kıyısında bulunan Forio, kuzey batısında bulunan Lacco Ameno ve güneyde bulunan Sant’angelo, en hareketli tatil bölgeleridir. Kuzeyde bulunan Casamicciola Terme ise Avrupa’nın en eski spa merkezlerinden biridir.

Palermo, çoğu zaman birbiriyle çelişir gibi görünen çok çeşitli kültürlerin ve tarihin kaynaştığı bir şehirdir. Arap kubbelerinden barok yapılara, şaşırtıcı çeşitlilikte mimari tarzları keşfedin ve çok çeşitli kaynaklardan gelen lezzetli mutfağının tadını çıkarın. Norman Sarayı’nı, Palatine Şapeli’ni ve Hermit’lerin St. John kilisesini mutlaka ziyaret edin. Sanatseverler ve müzikseverler Galleria d’Arte Moderna’yı (“GAM”), Salinas’ı veya Teatro Massimo’daki opera ve bale etkinliklerini kaçırmak istemeyeceklerdir.

Bir zamanların aydınlar başkenti olan Lozan, Rousseau ve Voltaire gibi büyük düşünürleri kendisine çekmişti. Bugün ise su kayağı yapmak, yüzmek, denize açılmak isteyenlerin limanı haline geldi. Uluslararası Olimipiyat Komitesi’nin genel merkezi de buradadır. Şehrin tarihi apaçık ortadadır. Bu tarih şehrin Orta Çağ katedralinde, Palais de Rumine müzesinde, Lord Byron’ın "Chillon Mahkumu"nu yazdığı ve aynı zamanda Lozan Antlaşması’nın imzalandığı liman olan Ouchy’de gözler önüne serilir. Muhteşem manzaralar için Signal ve Sauvabelin’e doğru bir gezintiye çıkın.